Ahmet Faruk Ünsal, DEVA Partisi'nden istifa etti

Ahmet Faruk Ünsal, aynı zamanda Mazlum-Der eski genel başkanıydı.

Büyütmek için resme tıklayın

DEVA Partisi'nin kurucuları arasında olan, Mazlum-Der eski genel başkanı Ahmet Faruk Ünsal partisinden istifa etti. Sosyal medya hesabından "Kamuoyuna saygılarımla" başlığıyla attığı tweetiyle istifasını paylaşan Ünsal, Ali Babacan’ı tüzüğe aykırı davranmakla suçladı.

Ünsal şunları yazdı:

"Sayın Kamuoyuna;

Başkanlık sisteminin ülkemizi getirdiği, güçleri tek elde toplayan, hukuku ayak bağı gören, kurumları işlevsiz hale getiren şeffaf, katılımcı ve öngörülebilir olmayan, hesap vermeyen liyakati önemsizleştiren, haksız zenginleşmeye yol açan ve sonuçta hem hepimizin fakirleşmesine hem de ülke ve bölge barışının ciddi tehlikeye girmesine sebep olan açmazdan çıkmamızı sağlamak niyetiyle yaklaşık 3,5 yıl önce Deva Partisi'nin kurucuları arasında yer aldım.

Kuruluşundan bu yana geçen süre içinde, zaman zaman hayatın olağan akışının gereği olarak kadrolaşma, siyasal üslup tonlama, zamanlama vs. konularında parti yönetimiyle ayrışmalarımız olduysa da, bunlar yönetilebilecek boyutları aşmadı

Seçim sürecinde ve sonrasında partinin yetkili kurullarıyla yaptığım görüşmeler sonrası:

-Bizzat Sn. Genel Başkan tarafından söz verilmiş ve kamuoyuna deklare edilmiş olmasına rağmen, şeffaf olmayan bir karar alma süreciyle partinin seçimlere sokulmayışı

-Sayın Genel Başkan'ın, tüm milletvekili adaylarını ve sıralamalarını Genel Merkez Yürütme Kurulu'na getirdiği teklif ile, "tek belirleyici" yetkisi alarak tek başına tespit etmesi,

-Sn. Cumhurbaşkanı'nı Anayasa'ya uymamakla itham eden Sn. Genel Başkan'ın Milletvekili listelerini hazırlarken parti anayasası niteliğindeki tüzüğün amir hükmü olan cinsiyet, genç ve engelli kotalarına uymayarak, yani kendi partisinin anayasasını açıktan çiğneyerek henüz yolun çok başında tüm siyasi iddialarımızla çelişmesi ve Partinin en üst karar alma organı Genel Merkez Yönetim Kurulu'nun konuyu geçiştirmesi,

Sn. Genel Başkan'ın, 16 Nisan 2017 Referandum sürecinde tek adam rejimi kampanyasında EVET için canhıraş çalışan veya ülkenin en kritik oylamasında hiç bir şey olmamış gibi sessiz kalanları, kamuoyu önünde ciddi bir özeleştiri dahi vermemelerine rağmen, siyasi olarak önde tutması, Parti'nin ve Millet İttifakı'nın en önemli siyasi iddiası olan Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem konusunda Parti'nin samimiyetinin sorgulanmasına yol açması

Yukarıda maddeler halinde paylaşılan konular hakkında Parti yönetiminin bir türlü ikna edici izahta bulunamayışı ve kendi küçük İktidar alanlarında hukuku, katılımcılığı, şeffaflığı, liyakati adaleti hesap verebilirliği öngörülebilirliği, kural bazlı yönetimi inşa edemeyenlerin ülke genelinde bunu başaramayacaklarına olan inancım ve ayrışan siyasi pozisyonlarımızın Parti yönetimiyle uzlaşılamayacak noktaya ulaşması nedeniyle kuruluş aşamasında %12-13lerde teveccüh gören ama tüm ikazlara rağmen işlenen hatalar nedeniyle vatandaşlarımızın umudunu tüketen teşkilatları boşalan ve pratikleriyle geleceğe dair yeni bir hikaye yazma umut ve takati kalmayan Deva Partisi'nden istifa ediyorum.

Adaleti bilgeliği liyakati, cesareti, fedakarlığı isabetli öngörüyü, yani yürek ve beyin emeğini ortak akılla buluşturarak, adil, barışçı ve müreffeh bir Dünya'ya ulaşma mücadelesinin başarılabileceğine inanan yol arkadaşlarıyla arayışa devam edeceğimi kamuoyunun bilgisine saygıyla arz ederim."

31 Ağu 2023 - 10:50 - Türkiye


göndermek için kutuyu işaretleyin

Yorum yazarak İslami Analiz Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan İslami Analiz hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler İslami Analiz editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı İslami Analiz değil haberi geçen ajanstır.


“Devlet, aracı terörüne son versin; bizim 2-3 liraya sattığımız nektarin markette 30-40 liraya satılıyor”

Çiftçi kapitalist çarkların arasında sıkışıp kalmışken, iktidar ise denetimsizliği sürdürüyor.

Büyütmek için resme tıklayın

Çiftçi kapitalist çarkların arasında sıkışıp kalmışken, iktidar ise denetimsizliği sürdürüyor.

TBMM’de danışman olan Hüda Par’lı Mustafa Karakaş, sosyal medyadan meyve fiyatlarına tepki gösterdi.

Karakaş, çiftçinin sattığı fiyat ile market ve pazardaki fiyatlar arasında uçurum olduğunu şu sözlerle ifade etti:

"Resimde gördüğünüz meyve Nektarin. İnternetten fiyatına baktım 64 lira. marketlerde 30- 40 lira arası hatta daha yüksek fiyata satılıyor.
Şimdi sadede geliyorum. Geçenlerde Mersin'de halamı ziyaret ederken öğrendim.
Enişte nektarin üreticisi.
Hal'e satmaya götürdüğünde Nektarin'in kilosu için 2 lira fiyat vermişler.
Marketlere götürdüğünde 3 lira demişler.
Aynı market reyonundaki satış fiyatı ise 40 liraydı dedi.
İşgal altında olsak işgalciler üreticimize bu zulmü yapmaz.
Çiftçi ile vatandaş arasındaki aracılar resmen hem çiftçiyi hem de vatandaşı eziyor.
Devlet nerede ben de bilmiyorum.
Orta ve dar gelirli kesim artık meyve yiyemez oldu. Her alanda bu rezillik devam ediyor.
Aracı terörüne maruz kalan bu halk sesini duyuramıyor.
Tarım ve hayvancılık bitmiş durumda olduğu halde iktidar "acaba neden oy kaybettik" diye aylardır sözde bir muhasebe içinde...
Hangi piyasa olursa olsun...
Arada aracı varsa olan vatandaşa oluyor.
Doyumsuz ve sonsuz bir kar hırsı var.
Peki burada asıl suçlu kim?
Tabiiki denetlemeyen iktidar.
Ülkede ciddi bir denetimsizlik ve ahlak sorunu var.
Çiftçimize yazıktır!"

Dün 14:32 TSİ - Türkiye

Tacikistan ateşle oynuyor: Başörtüsü ve dini bayramların kutlanması resmen yasaklandı

Tacikistan, başörtüsünü ve çocukların Ramazan ve Kurban Bayramı kutlamasını yasakladı. Kurallara uymayan vatandaşlar ağır para cezalarıyla karşı karşıya kalacak.

Büyütmek için resme tıklayın

Tacikistan, başörtüsünü ve çocukların Ramazan ve Kurban Bayramı kutlamasını yasakladı. Kurallara uymayan vatandaşlar ağır para cezalarıyla karşı karşıya kalacak.

Başörtüsünün “ülke kültürüne ait olmayan yabancı giysi” olarak tanımlandığı yasa gereği, bundan sonra başörtüsü takılması, ithal edilmesi, satılması ve reklamıyla ilgili yasağı ihlal edenlere para cezası uygulanacak.

Tacikistan Cumhurbaşkanı İmamali Rahman, “Gelenek ve Merasimlerin Düzenlenmesi” ve “Çocuk Eğitimi ve Yetiştirilmesi Sorumluluğu” kanunlarını da içeren 35 yasa tasarısını imzalandı.

Rahman’ın imzasıyla başörtüsü ve İslami sembollerin yer aldığı kıyafetlerin kullanımı “ülke kültürüne yabancı olduğu” gerekçesiyle yasaklandı.

Kanun değişikliğinin amacı “milli kültürel değerlerin korunması, batıl inanç ve aşırıcılığın önlenmesi, merasim ve bayramlarda israfa yer verilmemesi” olarak açıklandı.

Yasağı ihlal edene para cezası

Yasayı ihlal edenler ciddi miktarda para cezası ile karşı karşıya da kalacak. Siviller 7.920 Tacikistan somonisi (25.000 lira), hükümet yetkilileri 54.000 somoni (167.000 lira) ve dini otoriteler 57.600 somoni (178.000 lira) para cezasına çarptırılacak.

Tacikistan’ın yüzde 99’u Müslüman.

Ülkede başörtüsü uzun süredir devlet kurumlarında ve okullarda fiilen yasak.

Bu yasağın yanı sıra erkeklerin sakal uzatmasına da izin verilmiyor.

Dün 14:13 TSİ - Asya

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.

https://islamianaliz.com wants to send you notifications
Allow
Block